SÖĞÜT KABUĞU KAPSÜL

• Söğüt kabuğunda bulunan etkin madde salisindir. Bir glikozit olan salisin, vücuda alındığında salisilik aside dönüşmektedir. Salisilik asitte tüm dünyada yaygın olarak kullanılan aspirinin aktif maddesi asetilsalisilik asidin bir bileşenini oluşturmaktadır.

• Söğüt kabuğunda fenolik bileşiklerden; salisin, salisilik asit, taninler, kateşin, kafeik asit, flavonoidler ve polisakkaritler içerdiği bildirilmiştir.

• İlk kez söğüt ağacından elde edilen, salisilik asit, günümüzde soğuk algınlığından, kalp rahatsızlıklarına kadar birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Salisilik asit kanın hatalı pıhtılaşmasını engellemeye yardımcıdır.Bu sebeple birçok kan sulandırıcı ilacın ana hammaddesidir. Beyaz Söğüt ağacı içerisinde doğal salisilik asit oranı yüksek olmasından dolayı kremlerde uzun dönemli kullanımlarda kan dolaşımı hastalıklarına karşı etkili olabileceği ifade edilirken bu hastalıkların başında varis, gut rahatsızlığına bağlı oluşan ödem gibi doku hasarları gelmektedir.

• Söğüt kabuğunda bulunan polifenolik bileşikler güçlü antioksidan aktivitesiyle, biyolojik sistemleri, diğerlerinin yanı sıra kansere, ateroskleroza, diyabete, hızlandırılmış yaşlanmaya ve Alzheimer hastalığına neden olabilen oksidatif strese karşı korumaya yardımcıdır.

• Söğüt ekstraktlarının çeşitli ağrıları (migren, kas, romatizmal ağrı, sırt ağrısı, diş ağrısı ve ayrıca adet krampları vb.) gidermek için kullanıldığı 18. yüzyıl öncesi dönemlerde klinik araştırmalarla başladığı bilinmektedir. Beyaz söğüt ağacının özü kullanımıyla ilgili Anti-Analjezik (Ağrı-Kesici) özelliği üzerine araştırmalar hız kazanmıştır. Eklem rahatsızlıklarına sahip 763 hasta üzerinde yapılan bir çalışma doğrultusunda romatizmal ağrılar üzerinde 3-4 hafta gibi kısa bir süreçte yaklaşık %20 oranında ağrı oluşumda azalma gözlenmiştir. Özellikle çalışmalarda iyi sonuçlar özellikle yumuşak doku hasarı (incinme-burkulma-ezilme gibi ifade edilen durumlar), iltihaplı eklem hastalıkları ve sırt ağrısı üzerinde yapılan analizlerden elde edilen sonuçları içermektedir.

• Söğüt ağacı özünün yüksek hücre yenileme hızı sayesinde kronik ağrılarda etkinliği bilinmektedir.

• Söğüt kabuğunda tanenler bulunmakta olup kuvvet verici, yatıştırıcı, anti-romatizmal , ateş düşürücü ve iltihap sökücü etkinliklere sahiptir.

• İlaç olarak kullanılan aspirin için risk faktörü sentetik olarak üretilen asetilsalisilik içeriğinden kaynaklıdır. Bu nedenle vücutta bazı (özellikle sindirim sistemi rahatsızlıkları) yan etkiler oluşturmaktadır.

• Tanninlerin yüksek oranda doğal içerikte varlığı salisilik asitin yoğun oranda kullanmadan ağrı kesici özelliğin artmasına yardımcıdır. Söğüt ağacı özünün asıl sırrı buradan gelmektedir. Biyokimyasal yolaklarda %8-20 arasında yüksek tannin içeriği salisilik asit, çinko ve demir emillimini arttırır. (Aspirin benzeri görevini yaparken aynı zamanda bu sebepten aspirin yukarıda belirtilen dezavantajlarını içermemektedir)

• Bitkilerin yapraklarında bulunan tanninlerin mayalar, küfler, bazı virüsler ve bakteriler üzerinde antimikrobiyel etkileri bulunmaktadır.

• Yapılan bir çalışmada söğüt kabuğu ekstraktının dişlerde plak oluşturan bakterilere karşı antimikrobiyal aktiviteye sahip olduğu bulundu. Kabuk, anti-plak ajan için iyi bir alternatif olarak bu bitkinin yararlılığını destekleyen antimikrobiyal aktiviteye sahip olduğu tespit edilen tanenler, saponinler, flavonoidler ve alkaloidler içerir.

• Bir diğer önemli bilgi ise, FDA tarafından salisilik asit içeriğinin hastalıklar üzerinde genel değerlendirmesi ışığında siğil ve nasır benzeri yapılar üzerinde etkinliği incelenmiş ve olumlu sonuçlar alınmıştır.

• Beyaz Söğüt ağacının astranjen özellik dediğimiz damarları büzerek kanamayı durdurma etkisine sahip olduğu literatür bilgilerinde mevcuttur. Bu şekilde, cildin bir numaralı toniği olarak da adlandırılmaktadır. Özellikle ileri varis rahatsızlıklarında damarlarda oluşan deri altındaki kanama riskinin azalmasında uzun dönemli kullanımlarda yardımcı olma olasılığı vardır.

İLAÇ DEĞİLDİR

ALINTI